Yazı hakkında fotoğraf bulunamamıştır.
Orijinal Yazı: Caner Çakmak
DOST Faaliyet Raporu: 10-11 Kasım 2001
Faaliyet yeri: Bolu-Yedigöller
Hazırlayan: Caner Çakmak
Katılımcılar:
- Caner Çakmak
- Ata Özgün
- Gökçe Hoşgit
- İsmail Dinar
Cumartesi sabahı 07:30 civarında Bilkent’ten yola çıkıldı. Yedigöller’e bizi ulaştırabilecek herhangi bir toplu taşıma aracı vs. olmaması nedeniyle Gökçe’nin arabasıyla gitmeye karar vermiştik. Çantalarımızla beraber arabaya zar zor sığmamız, yolculuğumuzun pek de konforlu geçemeyeceğinin göstergesiydi. Daha önceden edindiğimiz bilgiye göre, Yedigöller’e ulaşmak için iki yol vardı, birisi Mengen üzerinden geçip bölgeye ulaşıyor, diğeri ise Bolu’dan kuzeye yönelerek gidiyor. Mengen üzerinden giden yolun daha iyi olduğunu öğrenince ordan gitmeye karar verdik.Ankara-İstanbul otoyolunda seyrederken Gerede sapağından çıkılıyor ve Gerede’den Mengen’e devam ediliyor, Mengen’den 5 km sonra sola ayrılan yola giriliyor. Bu etkileyici orman yolu 49 km uzunluğunda ve 1,5-2 saatte ancak geçilebiliyor. Yedigöller’in büyüleyici sonbahar görüntüleri bu yola girdikten itibaren başlıyor. Yol sonuna doğru iyice bozuluyor ama geçilemeyecek gibi değil, zaten o muhteşem görüntünün büyüsü bu tür zorlukları unutturuyor.
Saat 11:30 civarında Yedigöller’e ulaşıyoruz. Derin Göl’ün kıyısındaki kamp alanına kampımızı kuruyoruz. Kamp alanında tuvaletten içme suyuna kadar bir çok hizmet verilmekte. Yemek yiyip 14:00 civarında yaklaşık iki saat süren bir yürüyüşe çıkıyoruz.Daha sonra odun toplamak için dağılıyoruz. Ortam çok nemli olduğu için kuru odun bulmak imkansız, ateş yakmak oldukça uğraştıracak gibi görünüyor. İki saatlik bir uğraştan sonra çok kuvvetli olmasa da bir ateş yakıyoruz. Saat 20:00 gibi yağmur yağmaya başlıyor, yağmura aldırış etmeden ateşimizin başında oturmaya devam ediyoruz. Yağmur yağdığı halde yıldızların gökyüzünde parıldamaya devam ettiklerini görüp hayrete kapılıyoruz. Yavaş yavaş çadırlarımıza çekilip uyuyoruz. Uzun bir uykudan sonra ara ara yağmaya devam eden yağmurun dinmesini bekliyoruz çadırlarımızda. Saat 10:00 civarında kahvaltı edip yaklaşık 5 saatlik bir yürüyüşe çıkıyoruz. Bol bol fotoğraf çekiyoruz yürüyüş boyunca. Mengen’e kadar olan yolu karanlığa kalmadan geçmeyi planlayarak akşam üstü 15:00 gibi eve dönmek için yola çıkıyoruz.
Notlar:
Yedigöller eylülden aralığa kadar her geçen gün yeşilden sarıya farklı renklere bürünüyor.Bizim gittiğimiz tarihler olan 10-11 Kasım en etkileyici renkleri görebilmek için uygun bir tarihti.
Kamp ateşi yakmak gibi bir niyetiniz varsa şehirden tutuşturucu maddeler getirmeniz tavsiye olunur, yoksa araba güneşliği gibi gayet lüzumlu malvarlıklarınızı tutuşturucu madde olarak kullanmak zorunda kalabilirsiniz.
Milli parka giriş otomobil başına 2,5 milyon TL, kamp kurarsanız çadır başına 1 milyon 250 bin TL ücret alıyorlar.
Kaynak: https://web.archive.org/web/20020926103018/http://www.dost.bilkent.edu.tr/